Halfeti - Harran - Balıklıgöl - Ayn Zeliha Gölü - Hz. Eyyüb’ün Makamı - Sıra gecesi
Mezopotamya uygarlığının beşiği olarak adlandırılan Fırat-Dicle Deltası arasında kurulmuş olan, İbrahim Peygamber'in Kral Nemrut tarafından ateşe atıldığı efsanesiyle Balıklıgöl’ü ve en eski yerleşim alanı olup önemli ticaret merkezlerinden biri Harran’ı ile tam bir müze şehridir. Bu güzel şehri rehberimiz ve siz değerli misafirlerimiz eşliğinde Halfeti ile başlıyoruz. Alınan serpme kahvaltıdan sonra bizleri eski Savaşan Köyü ve Batık Minare’ye götürmek üzere teknemize biniyoruz. Fıratı’ın soğuk suları üzerinde süzülürken gökyüzün huzur verici mavisi bizleri hayal dünyasına götürüyor. Yaklaşık 45 dakika süren bu hayali geziden sonra Şanlıurfa’ya gidiyoruz. Hemen ardından Anadolu topraklarında insanlık tarihinin bilinmeyenlerini ortaya çıkaran ve büyüleyici arkeolojik yapısı ile dünyanın en eski yerleşim yeri olan Göbekli tepe’nin gizemini birlikte keşfediyoruz. 12 bin yıl öncesine ait yaşam tarzının benimsendiği alan "T" şeklindeki sütunları ile bizlere devasa bir tapınak örneğini sergiliyor. Son olarak dilek ağacının altında dualarımızı ediyor ve diğer rotamıza doğru yol alıyoruz. Şanlıurfa'nın Eyyübiye ilçesinde yer alan göl; Hz İbrahim Peygamber o dönemde yaşamış bir hükümdar olan Nemrut ve halkının taptığı putlarla mücadele eder. Tek tanrı fikrini savunan Hz İbrahim, Nemrut tarafından günümüzdeki Urfa Kalesi'nin bulunmakta olduğu tepeden ateşe atılmıştır. Hz İbrahim'in düştüğü yer göle dönüşürken içindeki odunlar balık oluverir ve böylece ortaya asrın efsanesi çıkmış olur. Rehberimizin anlatımı ve çekilen fotoğrafın ardından Halil-ür Rahman Gölü'nün hemen güneyinde yer alan ve bir rivayete göre Nemrut’un kızı Zeliha'nın göz yaşlarından oluştuğu için Arapça’da göz yaşı anlamına gelen "Aynzeliha" gölüne varıyoruz. Bölgeyi birlikte gezdikten sonra son olarak Hz.Eyyüb’ün makamına gidip şifalı suyundan alıyoruz ve sıra gecesinden önce serbest zamanımızı vererek turumuzu sonlandırıyoruz. Akşam 8’de başlayan Sıra Gecesi’ne gidiyoruz. Mekanda davulla karşılandıktan sonra damaklarınızı lezzetiyle coşturacak yemekleriyle, Urfa’nın en iyi köfte ödülünü almış çiğ köftesi ve gece yarısına kadar süren bol şenlikli eğlencesiyle sizlere unutulmaz bir gece yaşatıyor ve sonrasında dinlenmek için otelimize geçiyoruz.
Halfeti - Göbeklitepe - Balıklıgöl - Ayn Zeliha Gölü - Hz. Eyyüb’ün Makamı - Sıra gecesi
M.Ö. 7000'li yıllara uzanan tarihiyle pek çok din ve medeniyetin efsanelerine konu olan Şanlıurfa’ya varmak üzere gece 01:00’de yola çıkıyoruz.
Mezopotamya uygarlığının beşiği olarak adlandırılan Fırat-Dicle Deltası arasında kurulmuş olan Şanlıurfa; tarihin sıfır noktasıyla insanlığın başlangıcı sayılan Göbeklitepesi, İbrahim Peygamber'in Kral Nemrut tarafından ateşe atıldığı efsanesiyle Balıklıgöl’ü ve en eski yerleşim alanı olup önemli ticaret merkezlerinden biri Harran’ı ile tam bir müze şehridir. Bu güzel şehri rehberimiz ve siz değerli misafirlerimiz eşliğinde Halfeti ile başlıyoruz. Alınan serpme kahvaltıdan sonra bizleri eski Savaşan Köyü ve Batık Minare’ye götürmek üzere teknemize biniyoruz. Fıratı’ın soğuk suları üzerinde süzülürken gökyüzün huzur verici mavisi bizleri hayal dünyasına götürüyor. Yaklaşık 45 dakika süren bu hayali geziden sonra Şanlıurfa’ya gidiyoruz. Hemen ardından Anadolu topraklarında insanlık tarihinin bilinmeyenlerini ortaya çıkaran ve büyüleyici arkeolojik yapısı ile dünyanın en eski yerleşim yeri olan Göbekli tepe’nin gizemini birlikte keşfediyoruz. 12 bin yıl öncesine ait yaşam tarzının benimsendiği alan "T" şeklindeki sütunları ile bizlere devasa bir tapınak örneğini sergiliyor. Son olarak dilek ağacının altında dualarımızı ediyor ve diğer rotamıza doğru yol alıyoruz. Şanlıurfa'nın Eyyübiye ilçesinde yer alan göl; Hz İbrahim Peygamber o dönemde yaşamış bir hükümdar olan Nemrut ve halkının taptığı putlarla mücadele eder. Tek tanrı fikrini savunan Hz İbrahim, Nemrut tarafından günümüzdeki Urfa Kalesi'nin bulunmakta olduğu tepeden ateşe atılmıştır. Hz İbrahim'in düştüğü yer göle dönüşürken içindeki odunlar balık oluverir ve böylece ortaya asrın efsanesi çıkmış olur. Rehberimizin anlatımı ve çekilen fotoğrafın ardından Halil-ür Rahman Gölü'nün hemen güneyinde yer alan ve bir rivayete göre Nemrut’un kızı Zeliha'nın göz yaşlarından oluştuğu için Arapça’da göz yaşı anlamına gelen "Aynzeliha" gölüne varıyoruz. Bölgeyi birlikte gezdikten sonra son olarak Hz.Eyyüb’ün makamına gidip şifalı suyundan alıyoruz ve sıra gecesinden önce serbest zamanımızı vererek turumuzu sonlandırıyoruz. Akşam 8’de başlayan Sıra Gecesi’ne gidiyoruz. Mekanda davulla karşılandıktan sonra damaklarınızı lezzetiyle coşturacak yemekleriyle, Urfa’nın en iyi köfte ödülünü almış çiğ köftesi ve gece yarısına kadar süren bol şenlikli eğlencesiyle sizlere unutulmaz bir gece yaşatıyor Kayseri’ye doğru yola çıkıyoruz. Siz değerli misafirlerimize bizleri tercih ettiğiniz için teşekkür ederiz ,bir başka Küçük Turizmci organizasyonunda görüşmek dileğiyle.
Taşların dile gelip efsane hikayelere ev sahibi olan Mardin- Midyat turumuz için gece 23:00’de siz değerli misafirlerimiz ile yola çıkıyoruz.
Sabah erken saatlerde Mardin’e varıyor ve muhteşem bir kahvaltıdan sonra büyüleyici kentin tarihi M.Ö. 5 binli yıllara kadar uzanan sokaklarını ve farklı medeniyetlere ait yapıları bir arada görmek için yeniden aracımıza biniyoruz. Kısa bir yolculuktan sonra tarihin tozlu sayfalarına konu olmuş, görüntüsüyle İtalya sokaklarını andıran otantik mimarisiyle dillere destan sokakları rehberimiz eşliğinde gezmeye başlıyoruz. Yöresel lezzetleri deneyip alışverişimizi yaptıktan sonra Kasımıye Medresesi’ne gidiyoruz. Mezopotamya ovasına hâkim bir tepede, oldukça eğimli bir arâzi üzerinde bulunan medrese; yöreye özel sarı, doğal dikdörtgen taşların üst üste eklenmesiyle oluşmuş, câmi ve türbesiyle birlikte bir külliye görünümündedir. Zinciriye Medresesi avlusunda da bulunan yapı ve suyun akışı, âdeta topraktan gelip toprağa dönen insanın hayat akışını simgeler. Suyun “Hayat Çeşmesi”nden çıkışı doğum, döküldüğü ilk havuz bebeklik ve çocukluk, geniş oluktan ağır ağır akması gençlik, daha büyük ikinci havuz orta yaş, dar oluktan hızla akması yaşlanma, mezar şeklindeki büyük üçüncü havuz ölümü temsil etmektedir. Rehberimizin verdiği fotoğraf molasının ardından Süryaniler için önemli bir yere sahip Deyrulzafaran Manastırına varıyoruz. Günümüzde aktif bir manastır olma özelliğine sahip ve taşların aşka geldiği bu yapıyı manastır görevlilerinden dinliyor ve Mardin gezimizi burada sonlandırarak Midyat’a doğru yola çıkıyoruz. Aradan geçen 40 dakikalık bir yolculuktan sonra Mardin’in incisi Midyat’a ulaşıyoruz. Tarihi ipek yolu kavşak noktalarından geçen ve önemli bir kültür mozaiği haline gelen Midyat; binlerce yıllık geçmişi ve zengin kültürü ile adeta bir açık hava müzesidir. Dar sokakları, taş konakları ve cami ve kiliseleriyle burası Mardin’in en güzel turistik yerleridir. Sizlerle birlikte bu güzel yerleri geziyor ve ses getiren dizilere ev sahipliği yapmış konaklarda fotoğraf çekildikten sonra akşam saatlerinde turun son ve en eğlenceli etkinliği olan Şanlıurfa Sıra Gecesi’ne gidiyoruz. Mekanda davulla karşılandıktan sonra damaklarınızı lezzetiyle coşturacak yemekleriyle, Urfa’nın en iyi köfte ödülünü almış çiğ köftesi ve gece yarısına kadar süren bol şenlikli eğlencesiyle sizlere unutulmaz bir gece yaşatan turun ardından Kayseri’ye dönüş yapıyoruz. Siz değerli misafirlerimize bizleri tercih ettiğiniz için teşekkür ederiz ,bir başka Küçük Turizmci organizasyonunda görüşmek dileğiyle.
İlk yorumu siz yapın